12 Aralık 2016 Pazartesi

Şiddetin Cinsiyeti Kitap Yorumu


"Amacım bu erkek egemen dünyada kadınların korkmadan, sinmeden, rahatça yaşamaları için onlara yardım etmek. "

Şiddetin Cinsiyeti& H. Barlas Omay 

Bu sefer farklı bir kitapla karşınızdayım. 

Okuduğum kitap, bilenen gerçeklerin yeniden roman tarzında okunmasıydı. Kitap bittiğinde bende yarattığı hissiyat üzüntü oldu:(

Bu kitaptan ve yazardan nasıl haberim oldu ilk ondan bahsetmek istiyorum biraz. 

Barlas Bey benimle iletişim kurduğunda ve kitabının içeriğinden bahsettiğinde ilginç bir kitap olduğunu düşünmüştüm. Kendisi benden kitabı okuyup , bir anne olarak bende yaratacağı düşünceyi merak ettiğini söylediğinde bende seve seve kitabını okumayı kabul edip okudum. 

Kendisine nezdinizde değer verip, bana kitabını hediye ettiği ve okuma fırsatı verdiği için teşekkür ediyorum. 

Aslında elimde okunmayı bekleyen bir kaç kitabım varken Şiddetin Cinsiyeti'ni öne almamın sebebi Barlas Bey'in  kitap sayfasına yazdığı bir kaç cümle oldu.

“Bu kitabı yazdığım için üzülsem mi sevinsem mi bilemedim. Ülkemizde bu kadar kadın cinayeti olmasaydı, kadınlar ve erkekler birbirlerinden bu kadar uzaklaşmasalardı bu kitabı yazma gereği duymazdım belki de.  “

Şimdi kitabı biraz anlatayım size;

Kitapta günümüz  ile yıllar öncesinde  gidip geliyor ve günümüzde ilginç bir sonla bitiyor. Kitabın birçok bölümünde Fatma ve yaşadıklarından bahsediliyor. 

Fatma, genç bir kızken yaşadığı aile içi şiddet, kendi evliliğinde de devam eder. Murat'la evlenen Fatma kocasından gördüğü şiddet sonucunda oğlu Furkan ile baba evine gider. Fatma artık Murat'la yaşamak istememektedir. Ailesinden destek bekler ama babası her evlilikte olan şeyler der ve kızına sahip çıkmaz. Fatma gitmeyi kafasına koymuştur ve kaçmak ister. Gizlice kaçma planları yapar ve kendi evinden kaçmak isterken Murat onu yakalar ve öldüresiye döver. Ölümden dönen Fatma için sonraki yaşam bir sığınma evine gitmesiyle başlar. 

Tüm bunlar yaşanırken bir kadın çıkıp bulduğu buluşu anlatır. 
Pınar'ın bulduğu buluş (bantlar) sayesinde kadınların daha güçleneceklerini anlatır ve güçlendiklerinde de daha da güvenli yaşayabileceklerini vurgular. 

"Ben size sorayım, o çocuğu yetiştiren kim? Ağırlıklı olarak kadınlar değil mi? Kızlarımızı düzgün yetiştirirsek, inanın arkası  çorap söküğü gibi gelecektir. ha kadınların hepsi melek erkeklerin hepsi şeytan mı? Hayır, o çizgi o kadar keskin değil tabi ki. Çocuğunu satan annede biliyoruz sırf dayak yememek için kocasının dayak yemesine seyirci kalan anne de. Tek istediğim böyle insanların düzgün, tekrar söylüyorum "düzgün bir adalet sisteminde yargılanmaları ve cezalarını çektikten sonra tedavi edilmeleri. İstediğim bu benim. "

Buluşu savunanlar da vardır. Yanlış bulup savunmayanlarda. Bulunan her buluş gibi karşıt görüşler oluşmaya başlamıştır. 

Buluşun kullanım yönünde farklılıklar ortaya çıkmasıyla birlikte kitap seyrini değiştirmeye başlıyor.

"Bu bantları ürettim ve devlet tarafından da kabul görmesini bekledim. neden biliyor musunuz? Çünkü ben gazeteyi açtığımda "Tecavüz edilip boğazı kesilen kızın cesedi bulundu. " haberi yerine "Kendisine tecavüz etmeye çalışan adamı etkisiz hale etkisiz hale getirip polise teslim eden genç kız evine evine döndü." diye bir haber okumayı yeğlerim. O banttı icat etmemin sebebi de budur."

Artık burada kesiyorum:)

Şiddetin cinsiyeti olur mu? Olmaz. Şiddet şiddettir. Ne türlü yapılırsa yapılsın şiddetin doğuracağı sonuçlar bellidir. Hep üzüntü. 

Kitabın bana hissettirdiklerinden biraz bahsedip yazımı sonlandırmak istiyorum. Güç ne kadında ne de erkekte? Güç sevgide aslında. Şiddet, dayak, taciz ve kötü olan her ne ise bir güç değil aslında kocaman bir zayıflık. 

Aslında bir kadın bir anne olarak yapmamız gereken ve üstlendiğimiz onca vazife var. Bunlardan en en en önemlisi; ahlaklı ve dürüst, topluma faydalı bireyler yetiştirmek. Yetiştirmeye düzgün eğitim sistemi ve adalette eklenince şiddetlerin ve ölümlerin azalacağına olan inancım hiç bitmiyor. Kitapta birçok mesaj ve misilleme ve gönderme hissedeceksiniz. Sakin bir ortamda okumaya çalışın olur mu? 

Barlas Bey yaşamış olduğu onca olay sonrasında böyle bir kitap yazmış ve içindekileri sayfalara dökmüş. Şiddet gösteren erkekleri kınayan birçok da erkek var ve Barlas Bey'de onlardan biri. 

Barlas Bey Toplumsal bir konuyu kitaplaştırdığı için kendisine bir kadın olarak teşekkür ediyorum. 


Sevgilerimle... 

9 yorum :

  1. Kitabı daha önce de görmüştüm. Özellikle kapak tasarımı dikkatimi çekmişti ve yanlış hatırlamıyorsam kapak konusunda ana fikir yazara aitmiş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aynen öyle. Tasarım konusunda bayağı çalışmışlar kendileri.

      Sil
  2. Duyarlı erkeklerin artması dileğiyle...

    YanıtlaSil
  3. Şiddetin cinsiyeti yok! İlginç bir kitap... Kaleminize sağlık... Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim. Gerçekten ilginçti. Sevgilerimle:)

      Sil
  4. konusu ilginç evet pekiiii sıkmadan okunuyo muuu :)

    YanıtlaSil
  5. Evet okunuyor. Sıkılmadan okudum bitirdim. Akıcı bir kitap

    YanıtlaSil
  6. merhaba blog keşif etkinliğinden geliyorum blogunuzu takibe aldım :) bana da beklerim

    YanıtlaSil