26 Şubat 2016 Cuma

Allah De Ötesini Bırak-2 & Uğur Koşar

Hayatımızda yaşamış olduğumuz belirli evler var ve bize ne yazılmışsa onu yaşıyoruz yaradan tarafından.

Zaman zaman boşluğa düşsek de istemeden isyan ediyor. Sadece kendi başımıza geliyor diye düşünüyoruz.

Aslında öyle mi ki? Nelerle uğraşan insanlar var. Hastalık, ölüm, açlık veya sayabileceğim bir sürü olumsuz düşünceler.

Ben hayatımın dönüm noktasında vermiş olduğum kararların arkasında yıkılmadan ilerliyorum. Ruh halim her an, er saniye değişim göstermekte. Vermiş olduğum önemli kararlar arkasında hayırlısı bu diyerek devam etmeye çalışıyorum.

Hep Allah'ımdan hayırlısını dileyerek tabi.

Bir kaç gündür okumuş olduğum kitap kız kardeşimden bana doğru yolu bulabileceğimi, okudukça huzur bulacağımı söyleyerek hediye ettiği Allah De Ötesini Bırak-2

Geçen gece oğlumu uyuttuktan sonra başladım ve yarısına geldiğimde düşünmeye başladım. Evet dedim. Ne yazılmışsa kaderimize onu yaşıyoruz. Bir an kızdım kendime. Olanları ne çok sorguluyor muşum. Ne çok dert ediyormuşum. Hep yanlış ve şeytanın nefsimize verdiği vesvese ile yaşıyormuşuz. Kafamızda olan her kötü düşünce şeytan bizi olumsuzluğa düşürmesi ile ilgili. Biz kendimizi kötü hissetmek için düşünüyoruz. Halbuki Yaradana sığındığımda huzurun geri geldiğini gördüm.

Kendimi artık olumsuza düşürmeden, şeytanın nefsime hakim olmasına izin vermeden Allah'a sığınacağım.

Allah biz kullarından hep dua bekliyor. Dua ederken bir şeye dikkat etmemiz gerekiyormuş. Allah'ım duamı sana emanet ediyorum. Ben bu şekilde demeye başladım sizde böyle dua etmeyi unutmayın.

Allah De Ötesini Bırak-2 bitmek üzere ve birinci kitabı almak için siparişimi geçtim bile.

Huzur ve doğru yolda ilerlemek isteyen okuyucular, sizde okumalısınız.

Allah'a bıraktığımız her şeyimiz hak ettiği yeri bulacaktır.

Kardeşime bana bu kadar anlamlı bir hediye verdiği için teşekkür ederim. Düşündüğü ve hissettiği gibi oldu. 

İçimdeki fitne düşünceler Allah diyerek son buldu. Yine bir kuluz boşluğa düşüyoruz. 

İçimizdeki olumsuzları kolay atlatmak dileğiyle. 

Allah De  ve Ötesini Bırakın.











22 Şubat 2016 Pazartesi

Kiraz Sapı Çayı Ve Faydaları

Merhaba sevgili okurlar,

Rize'li çayın memleketinden olduğumdan mütevellit ince belli bardakta mis gibi demlenmiş çaya asla hayır demem. Çay ve kahvede şeker kullanmam. Güzel bir çayın tadını alabilmek için şekersiz kullanılması gerektiği hep söylenir. Bende yaklaşık beş yıldır şekeri çaydan çıkarmış bulunmaktayım.

Bugün farklı bir çaydan bahsetmek istiyorum. Doğadan Kiraz Saplı Çayı

Son zamanlarda belki rahatsızlık olabilir bilmiyorum ama yemek sonraları bazen de açken midemde şişkinlik olmakta. Şişkinliğin vermiş olduğu aşırı bir ağırlık var sanki vücudumun üstünde. Hep aynı ayarda yemek yiyorum ama şişkinliğimden kurtulamıyorum. Kendimce ne yapabilirim düşüncesi içerisindeyken otlardan destek almanın doğru olacağını karar verdim.
Bitki çaylarını denemek istedim ve kiraz sapının bir kaç özelliğini bildiğimden dolayı tercihimi kiraz saplı poşet çaydan yana kullandım.

Bir haftadır her kahvaltıdan sonra içip denemeye başladım. Tadı gayet güzel. Hafif mayhoş ve azıcık tatlı. Kirazın tadını alıyorsunuz. Demlendikten sonraki rengi güzel bir kırmızı koyu pembe gibi. Kokusuda son derece soft.  Poşet bardağın içinde ne kadar çok kalırsa renklenme şekli o derece değişiyor.

dogadan-form-kiraz-sapli

Bende yaratığı etkisini söylersem; söylendiği gibi idrar söktürücü. Sürekli tuvalete gidebilirsiniz. Ayrıca  ben çok su içmeme rağmen bitki çayından sonra fazla su ihtiyacı hissetmedim kendimde. Koca bir kupa kiraz saplı bitki çayı bana yetti diyebilirim. Yinede su içmeyi bırakmıyorum.

Karnımdaki kocaman şişkinlik bir nebze azalmaya başladı. Belki ben psikolojik olarak öylede hissediyor olabilirim.

Ben poşet çay olarak tercih ettim. Belki siz aktardan kiraz sapı alabilir, kendiniz demleyerek deneyebilirsiniz.

Her şeyin aşırısı zarar olduğu gibi, günde iki bardaktan fazla çayın içilmesi önerilmemektedir.

Kiraz sapı çayının başlıca faydaları
  • Sakinleştirici etkisi vardır
  • Susuzluğu giderir
  • Böbreklere faydalıdır
  • İdrar söktürücüdür
  • Kanı temizler
  • Böbrek taşı oluşumunu geciktirir
  • Kolesterolün düşürülmesine yardımcıdır
  • Fazla suyun vücuttan atılmasına yardımcı olur
  • Karaciğere faydalıdır
  • Kilo vermeye yardımcıdır
  • İdrar yolu enfeksiyonlarına iyi gelir
Size de afiyet olsun dedim bile :-)

Sevgiyle kalın.

20 Şubat 2016 Cumartesi

Me Before You&Senden Önce Ben Filmi Pek Yakında

Merhabalar 

Blogumu ilk açtığımda, seçtiğim konu okumuş olduğum kitabı yorumlamak oldu. 

Senden Önce Ben adlı kitabı çok kısa sürede beğenerek okumuş ve yorumlamıştım. 

Şimdilerde de kitabın filme uyarlandığını ve yakın zamanda da vizyona gireceğini öğrendiğimde sizinle paylaşmak istedim. 

Kitaplardan filme uyarlanmış sinema filmlerini çok benimsemesem de, kitaptan aldığım hazzı genelde filme bulamasam da traillerine baktığımda sanki kitabın aslına sadık kalındığını görebildim. 

Zamanı henüz bilemesem de film çıktığında mutlaka izleyeceğim kanısındayım şimdiden. 

Sizde benim gibi kitabı çok sevdiyseniz mutlaka filimde seyredeceğinizi düşünüyorum. 

Bilmeyenlerin ve bakmak isteyenlerin haberdar olacağını düşündüğümden sizinde bakmanızı istedim. 

Buyrun... 


Türkçe Alt Yazı


Bir de Ed Sheeran benim çok sevdiğim sanatçılardan biridir ve filmimize soundtrack yapmış. 

İyi seyirler ve keyifli dinlemeler.

14 Şubat 2016 Pazar

Bir Yazarın & Üç Ayrı Kitabı

Bu kadar kitap okuyan birisi olarak, bazen usta yazarların kitapları ile neden çok geç tanıştığımı anlamıyorum.
Stefen Zweig'de bunlardan birisi.  İlk okuduğum kitabı Satranç oldu.  İkincisi Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu, üçüncüsü de bitmeye yaklaşan Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat.

IMG_20160118_223510

İlk önce satrançla başlamak istiyorum. Roman adıylada anlaşıldığı gibi satranç oyunu üzerine kurgulanmış. gerçekte satranç mı yoksa insanın içinde yaşattıkları mı.  Hissettiğimiz hırsla neler yapılabileceği, kendimizi nerelere sürekleyebileceğimizi anlatan, anlatırken de  düşündüren, bence dramatik bir o kadar da psikolojik bir roman.

Satranç Modern Klasikler Dizisi'ne 21. sırada.

Satranç'dan sonra ara vermek ve yazarın başka hangi kitabını  okumayalım derken ikinci kitabını hemen almış oldum.

IMG_20160118_223325

Bilinmeyen Bir Kadının  Mektubu. Daha romanı okumadan kapağından etkileniyorsunuz. Ben kapak fotoğraflarını arka yazıları mutlaka okur ama kararımı sayfalar arasında gezinirken veririm. Bu romanı da okurken çok seveceğimi anlamıştım ve sadece bir günde sabahtan akşama bitirmiştim.  O bilinmeyen kadın beni ne çok etkilemişti şimdi yazarken hatırlıyorum ve yeniden okuma isteği hissediyorum. Bilinmeyen Kadının Mektubu ile ilgili kendi blogumda daha burada yazı yazmaya başlamamışken yazmıştım.

Kendi blogumda yazdıklarımdan bir kaç cümle paylaşmak istiyorum izninizle. Bilinmeyen bu kadın kim, ne anlatacak, ne oluyor, nerede son bulacak... Kafamın içindeki sorular ardı ardına sıralanıyordu.  Okudukça anlatılanlar gözümün önünde oluşuyordu. Karı hissettim, bir çocuğun aşkına şahit oldum, bir annenin acısını paylaştım, bir kadın için aşkın ne demek olduğunu öğrendim. Karşılıksız aşk ne demekmiş, ben bu kitabı okuduğumda anladım. Stefan Zweg kadın ruhunu ve aşkı o kadar güzel anlatmış ki, yazdıklarını size yaşatabiliyor. Bir kadının iç dünyasında neler oluyor, görebiliyorsunuz. Çok, çok etkiliyeci bir hikaye. Gerçek sevgi nedir? Sorusunu sorgulayacağınız bir kitap. Kitabı bitirdiğinizde neden klasik olduğunu çok daha iyi anlıyorsunuz. Okumanızı şiddetle tavsiye ederim, mutlaka okuyun derim.

Bilinmeyen Kadının Mektubu Modern Klasikler Dizisi'ne 22. sırada.

Processed with VSCO

Şu an bitmesine bir kaç sayfa kalan Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat, yine diğer kitaplar gibi geçmiş de yaşanılan olayların anlatılmasıyla bir şekilde açığa çıkmasıyla ilgili.  Mrs. C  yaşamında unutamadığı bir yirmi dört saati yıllar sonra ön yargısı olmayan bir bir beyefendiye  anlatır. Anlatmak ne kadar zor olsa da yaşanmış olan o sarsıcı yirmi dört saat en çıplak haliyle yeniden yaşanarak dile dökülür.

Yazarın psikolojik ifadeleri, anlatımı beni sarsıyor ve düşündürüyor. Belki benim gibi düşünmeyen çıkar ve sıkılabilir. Ben yine alınılacak çok ders, düşünülecek çok değer olduğunu düşünüyorum.

Yoruma açığım. Okuyanlar varsa tartışabiliriz.

Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat  Modern Klasikler Dizisi'ne 22. sırada.

Yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım.

Stefan Zweig hakkında ve eserleri hakkında bilgi almak isterseniz, bir tık yapmanız yeterli.

Sevgiyle kalın...

12 Şubat 2016 Cuma

Tarifi Yoktur Aşkın...


Uzun aradan sonra yeniden bir aşk romanı okumaya başladım. Asude'nin Beni Sev Romanı. 

Alalı neredeyse dört beş ay olmuştu ve okunma sırası yeni geldi. Eeee malum şubat ayındayız. Şubat bir çok kişiye #sevgililergünü nü hatırlatıyor.Tabi banada. 

Ama çok abartıldığını ve çok ticarete döküldüğünü düşünüyorum. Sevmek her günü kapsıyor, tek bir günü değil. 

Aslında anlatmak istediğim bu değil. 

Kitabın 3. Bölümünü okurken arkadaşımla aşk üzerine konuşurken bir tartışmaya girmiştik ki. 

Aşağıdaki cümleler döküldü dilimden. 




  • Aşk nedir sence? 
  • Gerçekten bunun cevabını biliyor musun?
  • İnsan aşık olacağı kişiyi ne  seçer, nede aşık olacağı zamanı bilir.
  • Duygular mantığın yerine geçmeye başladığında işte aşık olmuşsun demektir.
  • Yada karnında kelebekler uçuştuğunda...
  • Kalbin anlam veremediğin şekilde atmaya başladığında...
  • Gördüğün, baktığın, yediğin, içtiğin, soluduğun her  havada, aldığın her  nefeste, için titriyorsa, uyandığında aklına o gelip, gözlerini kapattığında sadece onu düşünüyorsan...
  • İşte aşk çalmış  kapını...
Sizce??????

Lütfen yorum bırakırsanız.Güzel bir  sohbet etmeye başlamış oluruz. 

Sevgiler,

Atıştırmalık&Ülker Altınbaşak Mini

Merhabalar

Bu hafta abur cubur seven benim son zamanlarda severek tükettiğim bir atıştırmalık olan, Ülker Altınbaşak Yulaflı kepekli mini krakerden bahsetmek istiyorum.

Ben yoğun çalıştığımdan mutlaka öğleden sonraları abur cubur tüketmekten vazgeçmeyen birisiyim. Tercihim genelde şekerli büsküviler ve çikolatadan yana.
Ama zaman zaman kendime kızar ve baktım şekerli yiyecekler bana kilo aldırıyor, hemen yan çizerek diyet ürünlerine kayarım.

Altınbaşak'ın normal krakerini  kahvaltı yapmadığım zamanlarda kullanıyordum. geçen gün markette alışveriş yaparken bu mini krakerleri gördüm ve bir kaç paket aldım.

20151202_154641
Hemen denemeye başladım. Krakerler  büskivisine göre daha yumuşak ve biraz daha lezzetli. Daha az yağlı ve yerken sizi tıkamıyor.

20151202_154635

Bir paket yedikten sonra ikincisini açarak onuda yarılamış oldum diyebilirim. Ben son derece severek tükettim. Krakerlerinin yanında mutlaka çay ve su için.
Ayranlada güzel gidiyor :-)

20151202_154554

Kilo yapıcı ürünler yemektense, açlığınızı bir nebze giderecek hafif  bu tarz atıştırmalıklar yiyebilirsiniz. Bir deneyin sevmezseniz almazsanız. Ben sevdim.

Afiyet olsun