31 Ocak 2019 Perşembe

Kan Bağışı Hayat Kurtarır



Merhabalar

Blogger olmayı ve blogda yazı yazmayı neden seviyorum biliyor musunuz? Gönül rahatlığı ile istediğim duyuruyu yapıyor, özgürce içimdekileri döküyorum.  

Uzun zamandır yapmak istediğim bir şey yaptım. kan verdim. Daha öncede vermek için başvuruda bulunmuştum ama ilaç kullandığım için almadılar. 

Cumartesi bir fırsat oluştu ve kan bağışımı gerçekleştirdim. Kan değerlerimin düzgün olması bir avantaj sağladığı için kan vermem sorun yaratmadı ve toplamda 25 dk gibi bir zamanda kan verme işlemim tamamlandı. 

Daha önce kayıt oluşturduğum için sürekli telefonuma kış ayları sebebiyle kan stokları azaldı mesajı geliyordu. İstanbul gibi büyük bir şehirde kan bulmak sorun olduğunu bildiğimden ben bir vatandaşlık görevimi yapmaktan son derece mutlu oldum. 

Aslında isteğim kök hücre dönörü olmaktı. 

Hemşire beni uyardı iyice okudunuz mu dedi? Çünkü kök hücre döneri olmayı kabul ettiğinizde ömür boyu dönör olmayı kabul ediyormuşsunuz. Sonradan vazgeçenler oluyormuş ve hemşire kesin kararlıysanız yapalım dedi. 

Ben kök hücre dönörü olmak istiyorum ama yinede araştırmak için biraz zaman tanıdım kendime. İyice okuyup bilinçlenip o şekilde bağışçı olmak istedim. 

Sizlerden de merak edenler olursa linki ekliyorum bakarsınız. 

Kan verme sonrası bir sıkıntım oldu mu? Hayır. Biraz yorgun ve uykusuz olduğum için tüm gün baş ağrısı çektim ve ertesi gün hiç bir şeyim yoktu. Kan verdiğim gün ilk iki saat çay ve kahve tüketmedim ve bol bol su içmemi önerdikleri için çokça su içtim. Zaten çok su içen biriyim. 

Bir gün sana da kan lazım olur düşüncesi içinde olup kana ihtiyacı olan bir hastaya kendi kanımın gitmesi sevinci bile bana yeter diye düşünüyorum. 

Vücudum kanımı yenilediği için istersem bir dört ay sonra yeniden bağışçı olabilirim. 

Sakın korkmayın ve kan vermekten çekinmeyin. Yeter ki değerleriniz güzel olsun ve kanınız bir hastaya şifa olsun. 

O gün kan verirken ilk ben açılışı yapmıştım ve yarım saat içinde dört kişinin daha kan verdiğini gördüm. Bunları görmek bile beni duygulandırmaya yetti. 

Korkmayın ve kan verin derim. Kan stokları yeniden çoğalsın. 


23 Ocak 2019 Çarşamba

Ne Yediğimize Dikkat Ediyor Muyuz?




Merhabalar 

Dünyamızın geldiği noktaya çok üzülen birisi olarak artık yediğim, içtiğim tükettiğim her şeye dikkat eder oldum. Yazın farklı meyveler alıp reçel yaptım. Mevsim sebzelerini kullanarak konserve hazırladım. Buzluğa barbunya ve bezelye istifledim. (tabi annemin büyük katkılarıyla) 

Bu günlerde de kendi yoğurduğumuzu bile kendimiz yapıyoruz. Sağlıklı kekler yapmaya çalışarak oğlumun beslenmesini hazırlıyorum. Çikolatalı  veya meyveli süt yerine sade süt ve ayran tercih ediyorum. 

0 ve 1 ile başlayan gezen tavuk yumurtası almak için çırpınıyorum. Tuzu mu bile değiştirdim.

Kısacası çocukluğumda olan tüm şeylere geri dönüyorum. Çünkü sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşam sürmek istiyorum. Tabi bunca dilek ve istek Takdiri İlahi. Allah'ım hepimize güzel ömürler nasip eylesin. (Amin)

Şimdilerde beni sinir eden Çin tuzundan bahsetmek istiyorum. Çin tarçınından sonra şimdi de gündemde çin tuzu var. 

Çin tuzu ile ilgili bir çok yazı bulabilirsiniz. İnternette dolu. Zararları nelerde kullanılığı yazıyor. 

Kısaca söylemek istersem bizim sağlığımız için çok büyük tehlike. Neden bı kadar tehlike arz< eden bir gıda ürüne Bakanlık onay veriyor ve ülkemize sokuyor. 

Neslimiz yok olacak. Doğurganlık git gide azaldı. Erken yaşta hastalanıp ölüyoruz. yeni yeni türeyen hastalıklar boy gösteriyor. genetiği, Dna'sı ile oynanmış onca ürünü yerken alttan alttan zehirleniyoruz. 

Ne Yediğimize Dikkat Ediyor Muyuz?  ben en azından biraz da olsa etmeye çalışıyorum. Lütfen, lütfen dikkat edin. özellikle çocuklarınıza. 

Aylardır eve sürme çikolata almıyorum. Çünkü bir kavanozun yarısı şekerden ibaret. Aynı şekilde hazır meyve suları da öyle. 

Kısacası Çin tuzu nelerde bulunur?

Abur cubur olarak nitelendirilen tüm hazır gıdalarda Çin tuzu bulunur.
Son dönemlerde Çin tuzu çiğ köfte yapımında da kullanılmaktadır. Peki, gıda maddelerindeki Çin tuzu nasıl anlaşılır? Tüketilen gıda maddesinde MSG olup olmadığını anlamak için etiketine bakmak yeterlidir.

Eğer içindekiler kısmında MSG ve Çin tuzu kodu E 621 ibaresi varsa yiyecekte Çin tuzu varlığından söz edilebilir.

·         Hazır köfte harçları
·         Hazır çorba
·         Et suyu tabletler
·         Salata sosları
·         Meyveli yoğurt
·         Dondurma
·         Cips çeşitleri
·         Katı yağlar
·         Hazır köfteler
·         Hamburger ve tost ekmekleri
·         Fast food gıdaların hepsi
·         Paketlenmiş soslar

Not: Görsel ve Çin tuzu ile ilgili kısa açıklama internetten alınmıştır.

19 Ocak 2019 Cumartesi

İlişki Durumu Çevrimiçi Kitap Yorumu



Merhabalar 


İlişki Durumu Çevrimiçi tam da zamanıma uygun bir roman. Romanın içeriği hep karşılıklı mailleşmelerle devam ediyor ve romana ayrı bir hava katıyor. Kitaba ilk başladığımda mailleri okurken kim, kime ne yazmış, kim kimdir diye biraz karışıklık yaşadım ama konu hakimiyeti sağlanınca gönderen ve alıcı kim olduğuna bakmadan okuyup bitirdim.

New York’un önde gelen gazetelerinin birinde Sayfa 10 köşe yazarı olarak çalışan Mel bir dedikodu yazarıdır. Sürekli işe geç kalmasından dolayı insan kaynaklarından sürekli ihtar maili almaktadır.   
Her şey Mel’in yan komşusunu Bayan Friedlander saldırıya uğramış şekilde bulması ile başlıyor.  Mel komşusuna yardım ediyor ve hastaneye kaldırıyor. Yoğun bakıma alınana Bayan Friedlander’ın köpeği ve kedilerinin bakımı da Mel’e kalıyor ve işe bile gidemez hale geliyor. Mel evcil hayvanların bakımı için Bayan Friedlander tek yakını olan yeğeni Max Friedlander’a ulaşmaya çalışır ve başarılı da olur. Ama Max’ın ona kurduğu oyundan habersiz bekler.

Max kendi yerine ona eskiden vefa borcu olan arkadaşı John’u zorlar ve kendi yerine geçmesini ister. John’u bu kötü oyuna dahil eden, gününü gün etmeye çalışan kötü Max, etrafındaki herkesi kullanır ve istediklerini John’a yaptırır. Yalanlar silsilesi işte böyle başlar. John Bayan Friedlander evine yerleşerek hayvanların bakımını üstlenirken Mel ile de çok iyi arkadaş olur. Arkadaşlık ilerler ve bir bakar ki kör kütük aşık olmuş.

Suçluluk, yalanlar, kaybetme korkusu John’u esir almışken, tüm gerçekleri anlatmaya çalışırken olanlar olur ve iş çığırından çıkmış ve geri dönüşü zor olan bir duruma dönüşür. Tüm bunca yaşananlar Journal gazetesi ofis çalışanlarının merak konusudur ve hep  bir bildikleri vardır. Akıllar verilir, düşünceler aktarılır, özümler bulunur sonuca bile varılır.

Ooooo neler olur neler. Hele Dolly yok mu?  Nadine. Stacey. Bayıldım kızlar size. Sürekli bitmeyen mail trafiği içinde ne güzel yazışmalar oldu. John neler çekti. Stacey hamileliği sendromun zirvesine çıktı, John'un ikiz yeğenleri nedime olmayı bekledi. Nadine annesinin gelinliğine girmek için bisiklet çevirdi durdu.

Roman baştan sona keyif akıyordu ve serinin ilk kitabı bitti. Şimdi diğer karakterlerle birlikte neler olacak acaba?


Bekliyor olacağım:) 


15 Ocak 2019 Salı

Ve Sen Kuş Olur Gidersin Kitap Yorumu



“Tutuyorum kendimi, saklıyorum. Seni saklıyorum, parmaklarını ellerini saklıyorum, gülümserken kıvrılan dudaklarını saklıyorum, hoşçakallarını saklıyorum, bembeyaz yüzüne bir anda dolan şaşkınlıklarını saklıyorum. Sırf bu yüzden kalbim bir gün paramparça olacak. Bu yüzden gece yarılarında uyanıp içtiğim tel dal sigara eşliğinde gözlerimden akıyorsun. Sana dair gizleyemediklerim yanaklarımdan süzülüyor ve önüme düşüveriyor. “

Tarık Tufan benim sevdiğim yazarlardan. Yazılarını bilmeme rağmen kitaplarını geç okumaya başladım. Hayal Meyal ile başlayan yolculuğuma Ve sen Kuş olur Gidersin ile devam ettim. Kitabın konusu bir adamın hayatı ve bu hayatta yaşadığı zorlukların kısa bir açıklaması. Kitapla ilgili çok yorum yapmaktan ziyade hissettiklerimden bahsetmek istiyorum. İçine dönmüş karamsar bir hayat süren bir adamın yaşadığı ve hissetti zorlukları okurken, hele de annesini anlattığı sayfaların betimlemesini yaparken, burnunum sızlamasına, boğazımın düğümlenmesine hiç mi hiç engel olamadığım gibi gözyaşlarıma da hakimiyet sağlayamadım. Bir çocuğun annesinin ve babasının hayatın tüm evrelerinde ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım. İçten içe söyleyemediğimiz onca şeyin ilerleyen yaşamımızda bizi ne kadar etkisi altına aldığının göstergesi bu ufacık roman. Kısaca ve net diyebilirim ki yazarın kitaplarını yazılarını okuyun. Betimlemeler harika. Duygu çok samimi ve içten.  Yazım dili harika.

Birkaç alıntı ile veda ederken ve başka kitaplarda görüşmek üzere iyi akşamlar.

“Ameliyattan dört ay sonra bir ikindi vakti annem gitti. Bu kadar acele girmek istemesini anlamıyordum. Her işi acele ile yapan annem, hayata da aynı aceleyle veda etmişti. Ömür bir çay içimi kadar zaten. Annem şekerini tabağa koymuş ve iki yudum aldıktan sonra kalkmıştı.”

“Ölüm adil bir yargılanmanın ilk duruşmasıdır.”

“Susuyor olmam acı çekmediğim anlamına gelmez.”

“Hayat çocukluğumun bilyalı arabasına binmiş gürültüyle sokağımızda aşağıya yukarı gidip geliyordu. Biz artık seyretmekle yetiniyorduk. “

8 Ocak 2019 Salı

Köle Kitap Yorumu



Merhabalar 

2019 yılının ilk kitap yorumu ile buradayım. Hedefim 80 kitapla 2019 yılını tamamlamak. Okuduğum tüm kitapları bu yıl bloguma yüklemeyi planlıyorum . 

Bakalım bu yıl neler okuyacağım. 

Şimdi sıra kitap yorumunda:) 

Bu yıl kitap turu için ilk konuğumuz Işılca'dan Köle

Modern Çağ masalı okuduk bu sefer @sihirlikaplık da. Adından da anlaşılacağı gibi intikam almaya yönelik kurgulanmış bir roman. Kral Edward ve Kraliçe Jeymi’nin ölmesinin ardından gelişen olayları anlatıldığı roman ilk başta diyeyim çok çok akıcı ve sürükleyici. Sonunda neler olacağını kestiremiyorsunuz. Benim istediğim kurguladığım sonla bitmedi ve ben gerçekten çok üzüldüm diyebilirim. 

Biraz kitabın konusundan bahsedersem; darbeden sonra kral ve kraliçenin iki oğlu ölür. Kraliçenin kız kardeşi ve kralın başkumandanı Marlon yanlarına büyük erkek çocuğu Stew ile yeni doğmuş Mira’yı alarak kaçar ve başka hayat başka isimlerle yeniden bir hayat kurarak yaşamaya devam ederler. Mira her şeyden habersiz büyür ama abisi Stew tüm olanları Mira’ya anlatır. İntikam ateşi ile beslenen Stew plan yapıp durur ve sonra o planlara Mira Felicia Vanslet dahil olur.

Bütünüyle kitaba bayıldım. İlk zamanlar Stew’i ve kararlarını çok haklı bulsam da sonra acayip sinir oldum. Onun yüzünden Mira’nın başına gelmedik kalmadı. Hele azıcık çatlak Felicia bayıldım. 

diyebilirim. Çok iyi bir kız arkadaş ve sahiplenici olduğunu düşündüm durdum ve hiç Mira’yı sonlara kadar hiç mi hiç yalnız bırakmadı. İkilinin diyalogları çok çok güzeldi. Hele Marlon tam bir beyefendiydi. En keyifle okuduğum ve büyük umutlarımın olduğu prens Aidan beni etkiledi. İkinci kitapta onu ve Mira’yı daha çok okuyacağım için şimdiden heyecanlıyım. 

Yüzyıllardır süren taht kavgaları, başa geçme çabaları ve saray yaşamı hep benim ilgimi çeken kitaplar arasında yer aldı ve Köle’de o kitaplar arasında yerini almış oldu. İkinci kitabı okuyup biran önce sonuca ulaşmak için sabırsızım. 

Yazarın okuduğum ilk kitabı ve yazım dilini ve yaşattığı hayatı çok iyi kurguladığını düşünüyorum. Diğer kitaplarını çok gördüm ve şimdiye kadar neden okumadım dedim kendime. Onların da sıraya eklenmesinin zamanı gelmiş de geçmiş. Köle’yi merak edenler, bu tarz kitapları sevenler okuyun tavsiyemdir.



7 Ocak 2019 Pazartesi

Sağlıklı Enerji Topları Tarifi




Merhabalar 

Sosyal Medya'da en çok kullandığım program ınstagram. Bir etkinlik, bir mekan, yeme içme mi takip edeceğim, hep ınstagramdan bulup bakarım. Yorumları okur, ona göre karar veririm. 

Son zamanlarda severek takip ettiğim @mutfaktayusufvar sağlıklı beslenme üzerine güzel tarifleri var ve benim oldukça ilgimi çekiyor. Sürekli takip halindeyim. Bir kaç tarifini kaydetmiştim ve hafta sonu birini denemeye karar verdim.  

Sağlıklı Enerji Topları

10 adet hurma
Bir su bardağına yakın çiğ badem 
2 yemek kaşığı Hindistan cevizi
Yarım limon kabuğu rendesi 
Bitter çikolata 





Orijinal tarif için; @mutfaktayusufvar

Enerji toplarının yapılışını tam da Yusuf Bey'in anlattığı gibi yaptım. Zaten yapmak çok kolay ve basit. Ama tad o kadar basit değil Enerji topları iyice soğuduktan sonra tadı tam da düşündüğüm gibiydi. Hindistan cevizinin tadı, limonun ekşiliği, bademin mis hali ve çikolata ile buluşması nefisti. 

Kızım gece tattı ve tadın bayıldı. İşe götüreceğim yarın işte de yerim dedi. 

Kendi ellerimle sağlıklı bir tatlı yaptım ve son derece keyif aldım. İçinde zararlı hiç bir madde olmaması da ayrıca iyi oldu. 

Bu enerji toplarını badem yerine fındık ve ceviz ile deneyip, içine limon kabuğu yerine portakal kabuğu koyarak da yapmaya çalışacağım. 

Hatta dışını da süsleyebilirim. 

Artık benim hayal gücüm ne yapmamı isterse onu denemeye çalışırım.

Yusuf Bet'in sayfasında denemek istediğim bir kaç tarif daha var. Hepsi sağlıklı beslenme üzerine yapılmış. 

Sizde bakabilirsiniz. Benden söylemesi müdavimi olabilirsiniz.