3 Ekim 2016 Pazartesi

Piri Reis'in Sırrı



Merhabalar 

Eylül ayını Cenk Kayakuş'un yazdığı Piri Reis'in Sırrı kitabı ile kapatmış bulunmaktayım. 

Bol okumalı bir ay geçirdim ve Ekimde'de  aynı hızla devam etmek istiyorum.

Yaşama Açılan Penceredir Kitap etkinliğimizin sponsorlarından biri olan Altın Bilek yayınları kitap seçimlerini bize bıraktığında benim seçtiğim iki kitaptan birisi Piri Reis'in Sırrı'ydı. 

Bu kitabı seçmem de ki sebep; Birincisi tarih yüklü bir roman olduğunu düşünmem, ikincisi yazarın bu diğer kitapları ile ilgili yazılmış onlarca iyi yorum. 

Şimdi kitap bittiğinde doğru seçim yaptığım için kendimi kutluyorum. 

Piri Reis'in Sırrı yazarın okuduğum ilk kitabı. Aslında başka kitapları da varmış ama ben yeni haberdar oldum. 

Bu romanı da çok beğendiğim için diğer kitaplarını da okumak istiyorum. 

Şimdi gelelim bir Hakan Geda macerasına. Neden böyle diyorum? İlerleyen satırlarda anlatacağım:)) 

Piri Reis zamanın hükümdarı olan Kanuni tarafından gizli bir göreve atanır. Görevi, saklı olan bir hazinenin izini sürmek ve onu bulmak. Aslında buluyorda. Düşmanla yaptığı anlaşma çok gizli olduğu için, çıktığı görev başarısız olarak görülüyor ve yıllar sonra sultanın emri ile öldürülüyor. 

Beni okurken şaşırtan bir durum oldu bu bilgi. Çünkü Piri Reis'in öldürüldüğünü bilmiyordum. 

Kitabın ilk girişi bu bilgilerle dolu. Kitap günümüze nasıl mı geliyor? 

Üniversite hocası Fikret Piri Reis'in görevden alınıp ölümü arasında geçen uzun zaman içerisinde neler yaptığı ile ilgili bir çalışma yaparak, kitap çıkarır. 

İsmet, Antalya'da arkeoloji kazıları yaparken, tesadüf eseri ortaya çıkan belgelerin gizli bir sırrın aydınlatacağı düşüncesiyle Hakan'ı arar ve yanına gelmesini ister. 

Bulunan onca belge tercüme edilmeye başlanır ve Piri Reis'in görev sonrası yazdığı günlüklerdir. Günlüklerinde yapmış olduğu gizli görevin detaylarını anlatmaktadır. 

Hakan günlükleri okur ve günlüklerde neler anlatılmak istediğini fark eder. 

Bunlar olurken, Fikret evinden gizlice kaçırılır. Günlüklerle ve Fikret'in kaçırılması ile ilgili bağlantı kuran Hakan  İsmet'in kampı kimliği bilinmeyen kişiler tarafından saldırıya uğrar. 

Ve macera başlar. 

Kampın saldırıya uğramasından sonra bir araç kovalamaca sahnesi var. Film gibiydi. Sanki okumadım da o an yaşadım. 

Tüm olaylar, saldırıdan sonra karışmaya başlar. Kamptaki arkadaşları bir köstebektir ve Fikret'in kaçırılması ile ilgisi vardır. 

İşte Hakan Geda macerası burada başlıyor. 

Roman bundan sonra çok farklı bir yol izliyor. 

Hint okyanusunda büyük bir fırtınaya maruz kalan arkadaşlarımız bir yandan da çatışmaya girerler, Gemileri alabora olur ama yeniden dalgaların etkisi ile düzelir. Gemideki tüm ekipmanlar bozulur  ve dalgaların sürüklemesi ile iki hafta boyunca okyanusun ortasında giderler. Tam kurtulduk derken, korsanlarla çatışmaya girerler. Gemileri batar. Bir salın üstünde köpek balıklarının arasında ölüm ile burun burunadırlar. 

Sonra bir martı çıkar ve onların kılavuzu olur. Martıyı takip ederek karaya ayak basarlar. 

Tabi bunlar hiç de benim anlattığım gibi kolay olmadı. Ooooo ne maceralar, ne planlar, ne oyunlar oynandı. 

İşte Hakan Geda. 

Son zamanlarda okuduğum en iyi polisiye kitabı bu diyebilirim. Kesinlikle bir film olmalı. Bende gidip hemen seyretmeyelim.

Yazarın eline sağlık, çok güzel kurgulamış ve güzel bir son yazmış. 

Bazen o kadar insanın hakkından Hakan ve arkadaşı nasıl tek başına gelebilir diye düşündüğümde, iyi bir plan yapıldığında sonuçları da iyi oluyor diye kendimi cevapladım diyebilirim. 

Kitap, bol maceralı, arada tarih bilgisi edineceğiniz, biraz adrenalin, birazcık aşk, sıkı dostlukların bir arada harmanlandığı, okuyucuyu içene alan güzel bir roman.

Hakan Geda'nın başka maceralarını da okumayı istiyorum. 

başka yorumda görüşmek üzere:)) 

8 yorum :

  1. İlgi çekici bir kitap... Sevgiler...

    YanıtlaSil
  2. Piri Reis hakkında birkaç kitap var kütüphanede. Bu, onlardan biri olabilir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, belki şimdi okuma zamanı gelmiştir:)) İyi okumalar

      Sil
  3. Merhaba. :) Oradan oraya gezinirken yolum düştü bloğunuza. İyi ki düşmüş. Öncelikle birçok kitap tanıtımına odaklı blog var, ama sizin anlatımınız ne kadar sade, içten ve akıcı. Çok içten hissettiklerim, emin olun. <3

    Ayrıca kitaba da ilgimi çektiniz. Listeye aldım. Teşekkür ederim bu güzel tanıtım için. :)

    Son olarak, hal böyle olur da takibe alınma mı?! Alınuuu! ;) Merak ederseniz sizi de beklerim iki lafın belini kırmaya.

    Sevgiler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba. Hoş geldiniz:))) Kitap yorumlarken objektif ve samimi olmaya özen gösteriyorum. Kitaplar benim yaşamımın büyük bir parçasını oluşturuyor. O yüzden kendim gibi samimi olmak, burada var olmamın sebebi. Yorumunuz çok güzeldi. Tebessüm ederek okudum. Bende size katıldım:) Memnun oldum. Görüşmek üzere. Sevgiler

      Sil
  4. Piri Resi ile ilgili daha öncede bir kitap okuma fırsatı bulmuştum. O kitaptan sonra her zaman için dikkatimi çeken bir isim oldu :) Bu nedenle bu kitabı da severek okuyacağımı düşünüyorum. :) Kitap önerisi için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim. Aslında denizcinin hayatını okumak istediğimi fark ettim. tarihimizde gizli saklı neler varmış. İnsan başka eserle okuyunca fark ediyor. Piri Reis'de onlardan biriymiş. Hala öldürülmüş olmasını anlamış değilim

      Sil